BİZ SİZİ ARAYALIM
BİZ SİZİ ARAYALIM
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
SLEEVE GASTREKTOMİ NEDİR?
Dikey sleeve gastrektomi olarak da adlandırılan sleeve gastrektomi, cerrahi bir kilo verme prosedürüdür. Bu prosedür laparoskopik olarak gerçekleştirilir, bu da üst karın bölgesindeki çok sayıda küçük insizyondan küçük aletleri kullanımı içerir. Tüp mide ameliyatı sırasında midenin yaklaşık %80’i çıkarılır ve geriye muz büyüklüğünde ve şeklinde tüp şeklinde bir mide kalır.
Midenizin boyutunu sınırlamak, tüketebileceğiniz yiyecek miktarını kısıtlar. Ek olarak, prosedür kilo kaybına yardımcı olan hormonal değişikliklere neden olur. Bu aynı hormonal değişiklikler, aynı zamanda, yüksek tansiyon veya kalp hastalığı gibi aşırı kilo ile ilişkili durumları hafifletmeye yardımcı olur.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATI NEDEN TERCİH EDİLİR?
Tüp mide ameliyatı, aşırı kilo vermenize yardımcı olmak ve aşağıdakiler de dahil olmak üzere, yaşamı tehdit eden kiloyla ilgili sağlık sorunları riskinizi azaltmak için yapılır:
Kalp hastalığı, Yüksek tansiyon, Yüksek kolestorol, Obstrüktif uyku apnesi, TİP 2 diyabet, Felç, Kanser, Kısırlık. Tüp mide ameliyatı tipik olarak ancak diyet ve egzersiz alışkanlıklarınızı geliştirerek kilo vermeye çalıştıktan sonra yapılır.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATI KİMLERE YAPILIR?
Genel olarak, tüp mide ameliyatı aşağıdaki durumlarda sizin için bir seçenek olabilir:
Vücut kitle indeksiniz (BMI) 40 veya daha yüksek (aşırı obezite).
Sizin BMI 39,9 (obezite) 35 ise ve tip 2 diyabet, yüksek tansiyon veya ciddi uyku apnesi gibi ciddi bir ağırlık ilgili sağlık problemi var. Bazı durumlarda, BMI’niz 30 ila 34 arasındaysa ve kiloyla ilgili ciddi sağlık sorunlarınız varsa, belirli kilo verme ameliyatı türlerine hak kazanabilirsiniz.
Ayrıca daha sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için kalıcı değişiklikler yapmaya istekli olmalısınız. Beslenmenizi, yaşam tarzınızı ve davranışınızı ve tıbbi durumlarınızı izlemeyi içeren uzun vadeli takip planlarına katılmanız gerekebilir.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATI RİSKLERİ NELERDİR?
Herhangi bir büyük ameliyatta olduğu gibi, tüp mide ameliyatı hem kısa hem de uzun vadede potansiyel sağlık riskleri taşır.
Tüp mide ameliyatı ile ilişkili riskler şunları içerebilir: Aşırı kanama, Enfeksiyon, Anesteziye karşı olumsuz reaksiyonlar, Kan pıhtıları, Akciğer veya solunum problemleri, Midenin kesik kenarından sızıntı, Tüp mide ameliyatının daha uzun vadeli riskleri ve komplikasyonları şunları içerebilir: Gastrointestinal obstrüksiyon, Fıtık, Gastroözofageal reflü, Düşük kan şekeri (hipoglisemi), Yetersiz beslenme, Kusma.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATI HAZIRLIK AŞAMASI NASIL OLUR?
Ameliyatınızdan önceki haftalarda bir fiziksel aktivite programına başlamanız ve herhangi bir tütün kullanımını bırakmanız gerekebilir.
İşleminizden hemen önce yeme-içme ve hangi ilaçları alabileceğiniz konusunda kısıtlamalarınız olabilir.
Şimdi ameliyattan sonra iyileşmenizi planlamak için iyi bir zaman. Örneğin, ihtiyacınız olacağını düşünüyorsanız, evde yardım ayarlayın.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYAT AŞAMASI NASIL OLUR?
Ameliyatınızın özellikleri, kişisel durumunuza ve hastanenin veya doktorun uygulamalarına bağlıdır. Bazı sleeve gastrektomiler, karında geleneksel büyük (açık) kesilerle yapılır. Ancak tüp mide ameliyatı tipik olarak laparoskopik olarak yapılır, bu da üst karındaki çok sayıda küçük insizyondan küçük aletlerin yerleştirilmesini içerir.
Ameliyatınız başlamadan önce size genel anestezi verilir. Anestezi, ameliyat sırasında sizi uykuda ve rahat tutan ilaçtır.
Tüp mide ameliyatı yapmak için cerrah mideyi dikey olarak zımbalayarak ve midenin daha büyük, kavisli kısmını çıkararak dar bir tüp oluşturur.
Ameliyat genellikle bir ila iki saat sürer. Ameliyattan sonra, tıbbi personelin herhangi bir komplikasyon için sizi izlediği bir iyileşme odasında uyanırsınız.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATTAN SONRA
Tüp mide ameliyatından sonra, diyetiniz ilk yedi gün şekersiz, karbonatsız sıvılarla başlar, ardından üç hafta boyunca püre yiyeceklere ve son olarak ameliyattan yaklaşık dört hafta sonra normal yiyeceklere geçer. Ömür boyu günde iki kez multivitamin, günde bir kez kalsiyum takviyesi ve ayda bir vitamin B-12 enjeksiyonu almanız gerekecektir.
Kilo verme ameliyatından sonraki ilk birkaç ayda sağlığınızı izlemek için sık sık tıbbi kontrolleriniz olacak. Laboratuvar testleri, kan tahlili ve çeşitli tetkiklere ihtiyacınız olabilir.
Tüp mide ameliyatından sonraki ilk üç ila altı ay içinde vücudunuz hızlı kilo kaybına tepki verirken, aşağıdakiler de dahil olmak üzere değişiklikler yaşayabilirsiniz:
Vücut ağrıları, Grip olmuş gibi yorgun hissetmek, Üşüme, Kuru cilt, Saç incelmesi ve saç dökülmesi, Ruh hali değişiklikleri.
SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATI SONUÇLARI
Tüp mide ameliyatı uzun süreli kilo kaybı sağlayabilir. Verdiğiniz kilo miktarı, yaşam tarzı alışkanlıklarınızdaki değişikliğinize bağlıdır. Fazla kilolarınızın yaklaşık %60’ını, hatta daha fazlasını iki yıl içinde vermeniz mümkündür.
Kilo kaybına ek olarak, tüp mide ameliyatı aşırı kilolu olmakla ilgili durumları iyileştirebilir veya çözebilir, örneğin: Kalp hastalığı, Yüksek tansiyon, Yüksek kolestorol, Obstrüktif uyku apnesi, Tip 2 diyabet, İnme, Kısırlık.
Tüp mide ameliyatı aynı zamanda rutin günlük aktiviteleri gerçekleştirme yeteneğinizi geliştirebilir ve yaşam kalitenizi iyileştirmeye yardımcı olabilir.
GASTRİK BYPASS ( MİDE BYPASS ) NEDİR?
Roux-enY yani gastrik bypass (Mide Bypass) olarak da adlandırılan, mideden küçük bir kese oluşturmayı ve yeni oluşturulan keseyi doğrudan ince bağırsağa bağlamayı içeren kilo verme amaçlı ameliyatdır. Gastrik bypasstan sonra, yiyecekler midenin küçük kesesine ve daha sonra doğrudan ince bağırsağa gidecek ve bu şekilde midenizin çoğu ve ince bağırsağınızın ilk bölümünü atlayacaktır.
Mide bypass ameliyatı, en sık uygulanan bariatrik (mide) cerrahi türlerinden biridir. Mide bypass ameliyatı, diyet ve egzersiz işe yaramadığında, kilonuz nedeniyle önemli sağlık sorunlarınız olduğunda yapılır.
MİDE BYPASS NEDEN YAPILIR?
Mide bypass ameliyatı, aşırı kilo vermenize ve yaşamı tehdit eden kiloyla ilgili sağlık sorunlarını azaltmanıza yardımcı olmak için yapılır: Yüksek tansiyon, Yüksek kolestorol, Gastroözofageal reflü hastalığı, Kalp hastalığı, Obstrüktif uyku apnesi, 2 tip diyabet, Felç, Kanser, Kısırlık… Mide bypass ameliyatı diyetinizi ve egzersiz alışkanlıklarınızı geliştirerek kilo vermek için çalışıp başarılı olamadıysanız yapılır.
MİDE BYPASS KİMLERE YAPILIR?
Genel olarak, şu durumlarda Mide bypass ameliyatı ve diğer kilo verme ameliyatları sizin için bir tercih olabilir:
Vücut kitle indeksiniz (BMI) 40 veya daha yüksek ise (aşırı obezite),
BMI 39,9 (obezite) 35 ise ve tip 2 diyabet, yüksek tansiyon veya ciddi uyku apnesi gibi ciddi bir ağırlık ilgili sağlık probleminiz varsa. Bazı durumlarda, BMI’niz 30 ila 34 arasındaysa ve kiloyla ilgili ciddi sağlık sorunlarınız varsa, hekiminizin uygun gördüğü kilo verme ameliyatını olabilirsiniz.
Bununla birlikte gastrik bypass, aşırı kilolu olan herkes için değildir. Kilo verme ameliyatına hak kazanmak için belirli tıbbi kriterleri uygun olmanız gerekir. Uygunluğunuzu görmek için detaylı chec-up süreciniz olacaktır.
Daha sağlıklı bir yaşam sürdürmek için obezite ameliyatına istekli ve hazır olmalısınız. Beslenmenizi, yaşam tarzınızı ve davranışınızı ve tıbbi durumlarınızı izlemeyi içeren uzun dönem takip planlarına katılmanız gerekecektir.
MİDE BYPASS AMELİYATI RİSKLERİ NELERDİR?
Herhangi bir ameliyatta olduğu gibi, Mide bypass ameliyatı ve diğer kilo verme ameliyatları hem kısa hem de uzun vadede potansiyel riskleri taşır.
Cerrahi prosedürle ilişkili riskler, herhangi bir abdominal cerrahiye benzer riskler içerebilir, bu riskleri şu şekilde sıralayabiliriz; Aşırı kanama, Enfeksiyon, Anesteziye karşı olumsuz reaksiyonlar, Kan pıhtıları, Akciğer veya solunum problemleri, Gastrointestinal sisteminizdeki sızıntılar, Mide bypass ameliyatının daha uzun vadeli riskleri ve komplikasyonları şunlar olabilir; Bağırsak tıkanıklığı, Dumping sendromu, ishal, mide bulantısı veya kusmaya neden olabilir, Safra taşları, Fıtıklar, Düşük kan şekeri (hipoglisemi),
Yetersiz beslenme, Mide delinmesi, Ülserler, Kusma.
MİDE BYPASS AMELİYATI HAZIRLIK AŞAMASI
Ameliyatınızdan önceki haftalarda bir fiziksel aktivite programına başlamanız ve herhangi bir tütün kullanımını bırakmanız önerilir.
Sağlık durumunuza göre ameliyatınızdan hemen önce yeme-içme ve hangi ilaçları alabileceğiniz konusunda kısıtlamalarınız olabilir.
MİDE BYPASS AMELİYAT AŞAMASI
Mide bypass ameliyatı ameliyatınız başlamadan önce size genel anestezi verilecektir. Anestezi, ameliyat sırasında sizi uykuda ve rahat tutan bir ilaçtır.
Gastrik bypassınızın özellikleri, kişisel durumunuza ve doktorun uygulamalarına bağlıdır. Mide bypass ameliyatı çoğunlukla karındaki çok sayıda küçük insizyondan aletlerin yerleştirilmesini içeren laparoskopik olarak gerçekleştirilir. Bazı ameliyatlar karnınızdaki geleneksel açık kesilerle yapılabilir.
Mide bypass ameliyatında cerrah açık veya laparoskopik teknikle insizyonları yaptıktan sonra, midenizin üst kısmını keserek midenizin geri kalanını sızdırmaz hale getirir.
Daha sonra cerrah ince bağırsağı keser ve bir kısmını doğrudan mide ile birleştirir. Yiyecekler daha sonra bu küçük mide kesesine ve daha sonra doğrudan ona dikilmiş ince bağırsağa gider. Yiyecekler midenizin çoğunu ve ince bağırsağınızın ilk bölümünü atlar ve bunun yerine doğrudan ince bağırsağınızın orta kısmına girer.
Bu işlemle iştah hormonu salgısı da azalarak ameliyat sonrasında hem daha az acıkacak hemde daha çabuk doyacaksınız.
Mide bypass ameliyatı genellikle iki saat sürer. Ameliyattan sonra, tıbbi personelin sizi izlediği bir uyanma odasında kendinize gelirsiniz.
MİDE BYPASS AMELİYATINDAN SONRA NELER OLUR?
Mide baypas ameliyatından hemen sonra mideniz ve bağırsaklarınız iyileşmeye başladığından sıvı alabilirsiniz. Daha sonra sıvılardan püre gıdalara yavaş yavaş değişen özel bir diyet planı izleyeceksiniz, yumuşak yiyecekler yiyebilir, ardından daha sert yiyeceklere geçebilirsiniz.
Demir, kalsiyum ve B-12 vitamini içeren bir multi vitamin de dahil olmak üzere vitamin ve mineral takviyeleri almanızı önerecektir.
Ayrıca kilo verme ameliyatından sonraki ilk birkaç ayda sağlığınızı izlemek için sık sık tıbbi kontrolleriniz olacaktır. Laboratuvar testleri, kan tahlili ve çeşitli tahlillere ihtiyacınız olabilir.
Vücudunuz Mide Bypass ameliyatından sonraki ilk üç ila altı ay içinde hızlı kilo kaybına tepki verirken aşağıdakiler de dahil olmak üzere değişiklikler yaşayabilirsiniz:
Vücut ağrıları, Grip olmuş gibi yorgun hissetmek, Üşümek, Kuru cilt, Saç incelmesi ve saç dökülmesi, Ruh hali değişiklikleri.
MİDE BYPASS AMELİYATI FAYDALARI NELER?
Mide bypass ameliyatı, uzun süreli kilo kaybı sağlayabilir. Kaybedeceğiniz kilo, ameliyat türünüze ve yaşam tarzı alışkanlıklarınızdaki değişikliğinize bağlıdır. Fazla kilolarınızın yaklaşık %70’ini veya daha fazlasını iki yıl içinde kaybetmeniz mümkün olur.
Kilo kaybına ek olarak, Mide bypass ameliyatı, aşağıdakiler dahil, genellikle aşırı kilolu olmakla ilgili durumları iyileştirebilir veya çözebilir:
Kalp hastalığı, Gastroözofageal reflü hastalığı, Obstrüktif uyku apnesi, Tip 2 diyabet, Yüksek tansiyon, Yüksek kolestorol, Felç, Kısırlık.
Mide bypass ameliyatı, yaşam kalitenizi iyileştirmeye yardımcı olabilecek günlük rutin aktiviteleri gerçekleştirme yeteneğinizi de geliştirecektir.
TRANSİT BİPARTİSYON NEDİR?
Transit Bipartisyon Tip 2 Diyabet hastalığının iyileştirilmesinde tercih edilen ve geliştirilmiş metabolik cerrahi yöntemdir.
TRANSİT BİPARTİSYON UYGULAMASI NASIL YAPILIR?
Midenin % 70 kadarının alınması ve ince bağırsakların son kısmı ile midenin birleştirildiği mide küçültme cerrahi operasyonlarından biridir. Bu işlem ince bağırsak hormonlarını uyararak şeker hastalığının kontrolünü de sağlanmış olur.
Kilo vermeye yardımcı olmak için yapılan Transit Bipartisyon ameliyatı günümüzde çok fazla tercih ediliyor. Besin alımını kısıtlayıcı ve emilimi engelleyici özelliği ile başarı sağlayan cerrahi güvenilir bir yöntemdir.
TRANSİT BİPARTİSYON BAŞARI ORANI NEDİR?
1.000 obezite sorunu olan kişi üzerinde yapılan çalışma ve inceleme sonrasında hastaların %94’ünün kilo verdiği tespit edilmiştir.
TRANSİT BİPARTİSYON AVANTAJLARI NEDİR?
Transit Bipartisyon ameliyatı hızlı bir şekilde kilo vermeye yardımcı olmaktadır.
Transit Bipartisyon ameliyatı, şeker hastalarında hastalığın %86 gerileme gösterdiği bilinmektedir.
Transit bipartisyon ameliyatı ile kilo vererek hastaların metabolik sorunların düzeltilmesinde son derece başarılı olduğu gözlemlenmektedir.
Mide küçültme ile birlikte bağırsak çalışma sistemi de düzeltilmiş olur.
Güçlü hormonal etkinlik ile hastanın kısa sürede normal hayata dönmesini sağlar.
Transit bipartisyon ameliyatı, diğer tüp mide ameliyatlarından farklı olarak daha kapsamlı ve daha güvenilirdir. Sindirim sorunu yaşanmasına engel olacak tedavi yapılarak hastanın kısa sürede normal hayata kaldığı yerden devam etmesini sağlar.
TRANSİT BİPARTİSYON AMELİYATI RİSKLERİ NELER?
Transit Bipartisyon ameliyatı az riskli ve başarı oranı yüksek bir amliyattır.
Geçmişten günümüze obezite konusunda birçok tedavi yöntemi ve uygulaması hastalar üzerinde denenmiştir. Diğer tadavi yöntemleri yenilenen ve değişen dünya da farklı şekillerde ortaya çıkmıştır. Obezite ve şeker hastalığında, Transit Bipartisyon ameliyatı diğer tedavi yöntemlerine göre daha az risklidir. Riski az olan Transit Bipartisyon ameliyatında başarı oranı son derece yüksektir. Kolay uygulanabilir ve güvenilir olarak kabul edilen Transit Bipartisyon ameliyatı size de güven veren Op. Dr Mustafa EROL desteği ile yaptırarak hastalıklarınızdan kurtulabilirsiniz.
TRANSİT BİPARTİSYON AMELİYATI NASIL UYGULANIYOR?
Yapılan çeşitli analiz ve çalışmalar ile tedaviye nereden ve nasıl başlanacağı konusunda My Hospital Turkey uzman doktorları tarafından detaylı şekilde anlatılır. Tedavi sürecine hastanın hazır hale getirilmesi ile birlikte hastanın tedavi edilmesine başlanır. Transit Bipartisyon Operasyonunda midenin bir kısmı alınır. Bu sayede Ghrelin yani açlık hormonunun salgılanması durdurularak yeme isteği ortadan kaldırılır. İnce bağırsakda yapılacak değişim ile birlikte geçiş yolu oluşturulur. Anatomik olarak transit bipartisyon ameliyatı ile birlikte mide ve on iki barsak bütünlüğü korunarak tedavi tamamlanır.
Ameliyat sonrası uzman doktorun hastayı bir süre gözlemleyerek ameliyatın nasıl geçtiğini ve sindirim sisteminin nasıl işlediğini takip eder.
MİNİ GASTRİK BYPASS NEDİR?
Midenin üst kısmı bir tüp şeklinde kalacak şekilde, midenin geri kalanından kesilerek ayrılır ve yeni mide, ince bağırsakların 150-200 cm lik kısmından sonrasına bağlanır. Midenin ve ince bağırsakların üst kısmının geri kalanı vücutta kalmaya devam eder ama sindirimde görev almaz. Bu işlem ile midenin iştah üretme hormonları da alındığı için açlık hissi de en aza iner.
Mide ve beyin arasında ki iletişim azaldığı için açlık hissi azalır, daha az yemekle doyulur.
MİNİ GASTRİK BYPASS FAYDA VE ZARARLARI NELER?
İnce bağırsakların bir bölümü sindirimde görev almadığından, tükettiğiniz gıdalardaki kalorilerin daha azı emilir.
Ameliyattan 2 yıl sonraya kadar ki dönemde fazla kiloların %80 i verilir.
Mideden bir parça alınmadığı ve yok edilmediği için, geriye dönüş mümkün olur.
Cerrahi olarak daha kolay bir işlemdir.
Tip 2 diyabet ve yandaş hastalıklarda daha net sonuç alınır.
Geri kilo alma olasılığı daha düşüktür.
Sonrasında sıvı ile beslenme dönemi yoktur.
Reflü rahatsızlığı olan hastalar için uygun değildir.
Ameliyat sonrasında safra reflü rahatsızlığı oluşabilir.
Ömür boyu vitamin desteği alınmalıdır.
NEDEN AMELİYATLA TEDAVİ YAPILIR?
İnsüline bağımlı morbid obezlerin tedavisinde mini gastrik by-pass yöntemi tercih edilir. Diyabetik hastalarda, tüp mide ve klasik gastrik bypass ameliyatına göre daha etkilidir. Ayrıca ileri derecede obez veya tip 2 şeker hastalığının çok ön planda olan hastalarda mini gastrik bypass önerilir.
Önceden tüp mide / mide küçültme ameliyatı olup yıllar sonra yeniden kilo alıp tekrar morbid obez olan hastalar da genellikle tercih edilen yöntem mini gastrik bypassdır. Bu hastalarda mini gastrik bypass işlemi kolaydır ve komplikasyonu azdır. Zaten işlemin 1. aşaması (tüp mide) önceden yapılmıştır. İkinci aşama eklenecektir.
HASTA SEÇİMİ NASIL YAPILIR?
Olumlu sonuç elde etmek için hastanın doğru hasta olması gerekir. Hastaya göre uygulanacak ameliyat türleri değişkenlik gösterir.
Cerrah, endokrinolok, psikiyatr, kardiolog, göğüs hastalıkları uzmanı, anesteziyoloji-reanimasyon, genel cerrahi ve beslenme bölümlerinin doktorlarından oluşan bir ekip tarafından ameliyat kararı verilir
Ameliyat herşeyin çözümü değildir. Ameliyat sonrası sürecin bilinçli olarak yürütülmesi önemlidir. Obeziteye bağlı gelişen hastalıkların tamamı sadece ameliyat ile düzelmeyecektir.
Ameliyattan sonraki kilo verme sürecinde hasta kas kitlesini koruyup yağ dokusundan kilo verebilmek için, kendisine önerilen diyet ve egzersiz programını mutlaka uygulamalı, doktor takiplerine uzun dönemde de düzenli olarak devam etmelidir. Kaybedilen kilonun ömür boyu korunabilmesi için ise hasta öncelikle kendisini obeziteye götüren sebeplerin farkına varmalı ve sonraki yaşam tarzını bu gizli tehlikelerden kaçınacağı şekilde kökten değiştirmelidir. Bu konuda MyHospitalTurkey her zaman yanınızda olacak ömür boyu size bu konuda beslenme danışmanlığı desteği verecektir.
HAZIRLIK SÜRECİNDE NELER YAPILMALI?
Operasyondan sonra kısa ve uzun dönemdeki başarıyı etkileyen önemli faktörlerden biri de iyi hasta hazırlığıdır. Operasyondan önce, kilo alınmasına neden olan tiroid bezi hastalıkları, cushing sendromu gibi ya da obezite nedeniyle ortaya çıkan hipertansiyon, uyku apne sendromu, diyabet gibi metabolik bir rahatsızlığın olup olmadığı değerlendirilmektedir. Bunun yanında endoskopi ile mide de gastrit, ülser ve reflü olup olmadığı araştırılır ve tespit edilen sorunlar medikal olarak tedavi edildikten sonra operasyon yapılır. Batın ultrasonu ile de hastanın safra kesesinde taş, çamur gibi problemlerin varlığı araştırılır. Olması halinde ise operasyon esnasında safra kesesi de alınır.
HAZIRLIK, AMELİYAT VE HASTANEDE YATIŞ SÜRESİ KAÇ GÜNDÜR?
Ameliyattan sonrası hastane yatış süresi 3-4 gündür. Hastalar genellikle ilk 1,2 gün yoğun bakım ünitelerinde tutulur.
• Hasta işlemden 1 gün sonra mobilize edilir
• 2-3 gün boyunca mide içine kateter (tüp) konabilir.
• İlk 2 gün boyunca yemek mümkün olmayacaktır. Kaçak riski olmadığı takdirde 3. Günden sonra sulu gıdaya başlanır ve daha sonra püre veya yumuşak gıdalar ile devam edilir.
• Ameliyat sonrası mide içeriğini boşaltmak için 2-3 günlüğüne burundan mideye bir tüp konabilir.
• Kan pıhtısı oluşumunu önlemeye yardımcı olmak için ayak ve bacaklara özel çorap giydirilir.
• Kan pıhtıları oluşmasını önlemek için ilaç (heparin) verilir.
• Ağrı için damar yoluyla ağrı kesici verilir
Muhtemel komplikasyonlar Roux en Y Gastrik Bypass ameliyatına benzerdir. Emilim eksikliğine bağlı ortaya çıkan vitamin (B1. B6, B12, Folik asit, D) ve elektrolit (Fe, Ca) eksiklikleri Roux en Y Gastrik Bypass’a benzer fakat daha sıklıkla ve ortaya çıkar. Ameliyat sonrası dönemde vitamin ve mineral eksikliklerini önlemek amacıyla multivitamin (supradyn , pharmaton v.b.) verilir. Ayrıca hastalar her üç ayda bir kontrol edilerek vitamin ve mineral değerleri ölçülür. Eksiklik görüldüğünde ilave takviyeler yapılır
AMELİYATTAN SONRA NE SIKLIKTA DOKTOR KONTROLÜ GEREKİR?
Doktor kontrolleri, hastanın sahip olduğu ek hastalıklara bağlı olarak doktor ve hasta tarafından belirlenmekle birlikte, sıklığı, zaman geçtikçe azalmaktadır.
BEDEN KİTLE İNDEXSİ
OBEZİTE NEDİR ?
Vücudumuzda sağlığımızı tehdit edecek şekilde yağ birikmesine OBEZİTE bu durumdaki kişilere de OBEZ denir. Metabolizma, yanlış beslenme, hareketsizlik ve genetik etkisi ile vücutta yağ birikimi dengelerinin bozulması sonucu vücut kitle indeksi 35 ve üzerinde olması durumunda hastalık teşhis edilir.
Obezitenin çeşidini hesaplamak için VÜCUT KİTLE İNDEKSİ kullanılır. Hesaplama bireyin ağırlığının, bireyin boy uzunluğunun karesine (kilo / boy x boy) bölünmesi ile yapılır. Ortaya çıkan sonuç 30 un üstünde ise kişi OBEZ, 40’ın üstünde ise MORBİD OBEZ olarak tanımlanır.
DİYABET NEDİR ?
Pankreas’ın görevi insülin hormonu üretmektir. Bağırsaklar besinleri parçalar ve besinleri şekere dönüştürür. Bağırsaklardaki emilim ile glukoz kana geçer. Kandaki şeker oranı yükselir, pankreas’ın salgıladığı insülin hormonu sayesinde hücrelerin içine taşınır. Pankreas’ın görevini yerine getirmemesi kandaki şeker hücrelere taşınmasını sağlayamaz. Kan’da glukoz oranı yükselir ve bu de diyabet hastalığı’na neden olur. Diyabet kronik bir hastalıktır ve ömür boyu devam eder.
OBEZİTE ÇOK YEMEK İLE Mİ OLUR ?
Sağlıklı bir yaşam için bir gün içinde aldığımız kalorinin, gün içinde harcadığımız kaloriye eşit olması gerekir. Harcadığımızdan fazla kalori alıyorsak fazla olan kalori vücutta yağ hücresi olarak depolanır ve vücut ağırlığı yükselir. Bu durumun devam etmesi durumu OBEZİTE ile sonuçlanır. Hareket etmek, psikolojik ve sosyolojik etkiler, genetik faktörler vs OBEZİTE ye neden olur. OBEZİTE nin tek nedeni fazla yemek yemek değildir.
OBEZİTE DE RİSK NEDİR ?
Obezite farklı organları ve sistemleri etkisi altına alır ve risk teşkil eder. Tek başına bir bölgeyi ya da organı tehdit etmez. Bu nedenle oldukça tehlikeli bir hastalıktır.
Kadınlarda adet düzensizliği, polikistik over sendromu, erkeklerde ve kadınlarda kısırlık, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, safra kesesi sorunları, pankreatit, aşırı kilodan kaynaklı uyku problemleri, nefes tıkanıklığı eklem ve bel problemleri oluşturabilir.
Son dönemlerde obezitenin kanser oluşumunda da ciddi etkisi kanıtlanmıştır. ABD de sigara kullananlarda kanser riskinin %33 olarak tespit etmişken, obez ve kilolularda %20 kanser olma riski tespit etmişler.
Obezite sonrası tespit edilen kanser çeşitlerinde ilk sıraları; ise meme, rahim, rahim ağzı, kolon, yemek borusu, pankreas ve prostat kanserleridir.
Ayrıca ortaya çıkan sağlık sorunları psikolojik etkilenmelerin de çok fazla olduğunu tespit etmiştir.
KİLO VERMEK SAĞLIKLI MI ?
Obezite farklı organları ve sistemleri etkisi altına alır ve risk teşkil eder. Tek başına bir bölgeyi ya da organı tehdit etmez. Bu nedenle oldukça tehlikeli bir hastalıktır.
Kadınlarda adet düzensizliği, polikistik over sendromu, erkeklerde ve kadınlarda kısırlık, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, safra kesesi sorunları, pankreatit, aşırı kilodan kaynaklı uyku problemleri, nefes tıkanıklığı eklem ve bel problemleri oluşturabilir.
Son dönemlerde obezitenin kanser oluşumunda da ciddi etkisi kanıtlanmıştır. ABD de sigara kullananlarda kanser riskinin %33 olarak tespit etmişken, obez ve kilolularda %20 kanser olma riski tespit etmişler.
Obezite sonrası tespit edilen kanser çeşitlerinde ilk sıraları; ise meme, rahim, rahim ağzı, kolon, yemek borusu, pankreas ve prostat kanserleridir.
Ayrıca ortaya çıkan sağlık sorunları psikolojik etkilenmelerin de çok fazla olduğunu tespit etmiştir.
CERRAHİ TEDAVİ SONUÇ VERİR Mİ ?
Obezite ile mücadelenin ilk yöntemi diyet ve egzersiz ile kilo vermektir.
Daha önce bu yöntemleri etkin bir şekilde denemiş ancak başarılı olamamış BKİ değeri > 40 kg / m² olan ya da 35 – 40 kg / m² arasında olan, diyabet, hipertansiyon ve uyku apne sendromu gibi metabolik hastalıkları bulunan hastalarda obezite tedavisi için ameliyat düşünülebilir.
OBEZİTE NİN TEŞHİS EDİLMESİ NASIL OLUR ?
Vücut ağırlığımızın %15-%25 arası yağ dokusudur. Erkeklerde %25 in kadınlarda ise %30 un üstü OBEZİTE olarak kabul edilir.
VÜCÜT KİTLE İNDEKSİ HESAPLAMA
Örnek: 170 cm boyunda ve 135 kg ağırlığında bir kişi operasyona aday mıdır?
Vücut Kitle İndeksi = Kilo (kg) / Boy (m)²
Vücut Kitle İndeksi = 135 kg / 1,70 m x 1,70 m
Vücut Kitle İndeksi = 135 kg / 2,89 m²
Vücut Kitle İndeksi = 46.71 kg/m²
Vücut Kitle İndeksi hesaplamasına göre bu hasta “3. Derece Morbid Obez” sınıfına girmektedir. Daha önce diyet ve egzersiz ile kilo vermeyi denemiş ancak başarılı olamamış ise bariatrik cerrahi ( obezite cerrahisi ) için adaydır. Vücut Kitle İndeksi hesaplamasını kolayca yapabilirsiniz.
Vücut Kitle İndeksi hesaplamasını kolayca yapabilirsiniz.
NEDEN AMELİYATLA TEDAVİ YAPILIR ?
Gelişen teknoloji ile ameliyat sırasında oluşacak tüm riskler minimize edilmiş, OBEZ ve MORBİD OBEZ olan bireyler için, ameliyat sonrasında ölüm risklerinin ciddi oranda düştüğü kanıtlanmıştır. Kısa sürede hızlı ve fazla miktarda kilo kaybı sağlayarak yaşam kalitesinde gerçekleşen değişimler, diyet, egzersiz ve ilaç tedavileriyle elde edilenden çok daha yüksek, kalıcı ve etkilidir.
OBEZİTE AMELİYATI SEÇİMİ NASIL YAPILIR ?
Obezite Ameliyatı hasta durumuna göre değişkenlik gösterir. Ameliyat kararı; cerrah, endokrinolog, psikiyatr, kardiolog, göğüs hastalıkları uzmanı, genel cerrah ve beslenme bölümleri doktorları ve anesteziyoloji-reanimasyon dan oluşan büyük bir ekip tarafından verilir.
OBEZİTE AMELİYATI SONRASI TABURCU OLMA SÜRESİ KAÇ GÜNDÜR ?
Obezite Ameliyatı sonrası hastane kalış süreleri her hastanın yaşına, sağlık durumuna ve operasyondan sonraki genel durumuna bağlı olarak değişebilir. Normal şartlarda obezite ameliyatı sonrası 4. gün hasta taburcu edilir. Bu süre zarfında cerrahi kontroller yapılmakta ve operasyondan sonraki yaşam tarzı ve beslenme konularında eğitim verilmektedir.
Hasta normal yaşantısına döndükten sonra ömür boyu beslenme desteği ile hasta takip edilmektedir.
OBEZİTE AMELİYATI HAZIRLIK SÜRECİNDE NELER YAPILIR ?
Obezite Ameliyatı’ndan sonra başarıyı etkileyen önemli faktörlerden biri de iyi hasta hazırlığıdır. Obezite Ameliyatından önce, kilo alınmasına neden olan tiroid bezi hastalıkları, cushing sendromu gibi ya da obezite nedeniyle ortaya çıkan diyabet, hipertansiyon, uyku apne sendromu gibi metabolik bir rahatsızlığın olup olmadığı değerlendirilmektedir. Beraberinde endoskopi ile mide de gastrit, ülser ve reflü olup olmadığı araştırılır ve tespit edilen sorunlar medikal olarak tedavi edildikten sonra Obezite Ameliyatı yapılır. Batın ultrasonu ile hastanın safra kesesinde taş, çamur gibi rahatsızlıklar araştırılır ve olması durumunda ameliyat esnasında safra kesesi de alınır.
OBEZİTE AMELİYATI SONRASI NE SIKLIKTA DOKTOR KONTROLÜ GEREKİR ?
Obezite Ameliyatı sonrası doktor kontrolleri, hastanın sağlık durumuna bağlı olarak doktor ve hasta tarafından belirlenmekte, kontrol sıklığı zaman geçtikçe azalmaktadır.
BARİATRİK CERRAHİ NEDİR ?
Bariatrik cerrahi, kilo verme konusunda başarı gösteremeyen hastalara uygulanan ve çeşitli obezite cerrahisi operasyonlarına verilen genel isimdir. Obezite; tüm dünyada giderek artan ve yaşamsal tehdit oluşturan sorunlara neden olabilen çağın hastalığıdır.
7 Gün 24 Saat yanınızdayız.
Doktorlarımız ve uzman kadrolarımız ile 7/24 online iletişime geçebilirsiniz.
Obezite cerrahisi ile ilgili tıbbi süreçler, ameliyat sonrası beslenme nasıl olmalı, hangi egzersizleri yapmalıyım bunun gibi bir çok konuda bilgilere anında ulaşabilirsiniz.
Op. Dr. Mustafa Erol 1964 yılında Mersin’de doğdu. 1989 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. Devamı…